22 Aralık 2018 Cumartesi

MATA HARİ

(AlbuquerqueJournal)

Mata Hari: Yanlış devirde doğmuş bir kadınım ben, hiçbir şey bunu düzeltemez. Gelecekte hatırlanacak mıyım bilmiyorum ama şayet hatırlanırsam mağdur bir kadın olarak değil, cesur adımlar atmış ve ödemesi gereken bedeli korkmadan ödemiş biri olarak hatırlanmak istiyorum.
I. Dünya savaşı yıllarında bir kadın, alışılmadık bir trajediyi dansı ve bedeniyle yazdı, ölümüne de korkusuzca ve emin adımlarla yürüdü.


Hari: Yüksek hayallerin bedeli her zaman yüksek olur.

(klimbim2014wordpress)

Asıl adı Margaretha Geertruida Zella olan Mata Hari, 7 Ağustos 1876’da Hollanda’nın Leeuwarden kentinde dünyaya geldi. İsmi Malay dilinde Şafağın Gözü, Hint dilinde Şafağın Gözbebeği anlamına gelir. Babası Brahman sınıfından bir din adamı, annesi de bir rakkaseydi. Kanda-Swany tapınağının mahzenlerinde küçük yaşlarından itibaren Hari’ye kutsal danslar  ve usuller öğretildi. Baş rakkase, Mata Hari’de olağanüstü yetenekler sezdiği için onu Tanrı Siva’nın hizmetine adamaya karar verdi.
Leyden şehrinde bir öğretmen okulunda okudu. Okul müdürünün istismarına uğrayınca okulu bıraktı ve La Hayde’de oturan amcasının yanına gitti.

Hari: Cinsellik aşkla hiçbir ilgisi olmayan mekanik bir şey.

La Hayde’de gezintiye çıktı bir gün şehirdeki yerel gazetelerden birinin ilk sayfasını okurken bir subayın evlilik ilanını gördü ve bunu kurtuluş görüp onunla evlendi. Evlendikten sonra bir müddet Endonezya’da yaşadı ve iki çocuğu oldu. Güzelliği ile oldukça dikkat çeken Hari’yi eşi kıskanmaya başlayınca kurtuluş olarak gördüğü hayatı kabusa dönmeye başladı. Bir gece La Hayde’ye giden bir trene binerek Fransız Konsolosluğuna gitti.


Hari: Ben doğu müzikleriyle dans eden klasik bir dansçıyım.

(parterrebox)

Kendi başına kalan ve paraya ihtiyacı olan Hari, 1905 yılında hayatında büyük bir değişim gerçekleştirdi ve öğrendiği dansı Paris salonlarında sergilemeye başladı.  Cesur ve dayatmalara boyun eğmeyen bir kadındı ve tavrını dansta da sergiledi. Ünü kısa sürede civardaki farklı Avrupa ülkelerine kadar yayıldı. Dansını sergilemek için seyahat etmeye başladı.
Genç havacılar, askerler ve zengin iş adamları ile birliktelikler yaşamaya başladı. Bu tavrı onun üzerinde çeşitli şüphelerin toplanmasına sebep oldu fakat aleyhine en ufak bir delil elde edilemedi. Bu durumda, Hari’nin sınır dışı edilmesine karar verildi. Emri yüzbaşı Ladoux iletti.
Mata Hari, bu emre çok şaşırdı ve ransa’ya bağlı olduğunu söyledi ve bu iddiasını ispatlamak için çok samimi olduğu Alman veliahdı ve Brunsvik Duka’sından bilgiler edinerek fransaya aktarabileceğini söyledi.
Ladoux bu teklifi kabul etti ve Har önce İspanya’ya oradan da İngiltere’ye gönderildi.

(pinterest)

Fakat Mata Hari, İngiltere’ye ayak basınca gizli haber alma servisi onu İspanya’ya iade etti. Aslında tüm bu mizansen Hari için kurulmuş bir tuzaktı. Sonuç çıkmayınca geri gönderildi. Hari’nin Fransız emniyet servisleri talimatıyla Brüksel’de temas kuracağı altı ajandan biri tam o günlerde Almanlar tarafından yakalanarak kurşuna dizildi. Bunun üzerine gizli haber alma servisi, Fransız ikinci şubesine yazdığı bir yazıda, Mata Hari’yi Brüksel’deki bir ajanın idamından sorumlu tuttuğunu bildir. Fakat bu Hari’yi yakalamak için yeterli bir delil olarak sayılmadı.
Madrid’te de Mata Hari’nin davranışları şüpheleri iyice üzerine çekmesine neden oluyordu. Hari, Alman kara ve deniz ataşelerine metreslik yapıyor ve tuhaf bir tesadüf eseri olarak tam o günlerde Alman denizaltılarının batırdıkları müttefik gemilerinin tonajı da birdenbire müthiş bir yekünü buluyordu.

Hari, 2 Mayıs 1917’de Paris’e dönmeye karar verdi. Onun bu kararı vicdan huzuru içinde bulunduğunu ispat edecek nitelikteydi. Dostları ona kararından vazgeçmesi için ısrar etse de Hari kimseyi dinlemedi. Kendini suçsuz görüyordu. Neden korkacaktı?

(Fanpop)
Hari: Tüm hayatım boyunca erkekleri kandırdım ama kandıramayacağım 12 erkek olacak: idam mangası.
Fakat Mata Hari’nin Paris’e hareket ettiği sıralarda Madrid Alman Ataşemiliteri Von Kelle, Hollanda’daki Alman casusluk teşkilatı şefine bit telsiz göndererek H21 rumuzlu bir ajana Paris’te Comptoir National d!Escompte aracıığıla 15 bin pezatlık bir havale göndermesini bildiriyoedu.

Eifell Kulesi tarafından zapt edilen bu mesaj açılınca, havale lehtarının Mata Hariye ait olduğu anlaşıldı ve bunun üzerine Hari 13 Şubat 1917’de yakalandı. 24 Temmuz 1917’de 3 numaralı Divan’-ı Harbe verildi ve 15 Ekim 1917’de kurşuna dizilerek idam edildi.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.